Hangi Suçtan Dolayı Öldürüldüler?
Hangi Suçtan Dolayı Öldürüldüler? “Kim kıyamet gününü, sanki gözleriyle görüyormuş gibi bakmak isterse, Tekvîr, İnfitâr ve İnşikâk sûrelerini okusun” derken Hz. Peygamber, sadece anlamıyla değil; vurgu, seciye ve fonetiği ile bile bu dehşeti yaşatan surelere dikkat çekiyordu. Muhteşem bir düzenle, kusursuz olarak yoktan var edilen kâinat, belirlenen vakitte, yine kusursuz ve olağanüstü, görkemli bir şölenle sona erecekti. Kozmik âlemin sona erişi olan kıyamet, bir kaos değil, planlanmış, hesaplanmış bir final ve yeni bir başlangıcın perde değişimiydi. Kıyameti, ‘saat’ kelimesiyle kullanılırken Kur’an, bir saat gibi, tik tak işleyen zamanı iyi kullanmayı, zamanın çocuğu olma bilincini ve hesabı verilebilir bir hayat tasavvurunu inşa etmekteydi zihinlere. Her ölüm bir kıyametti ve her daim gözümüzün önünde cereyan eden ‘küçük kıyametler’, bir uyarı ve hatırlatmaydı, imtihanı unutan, hatırlamak istemeyen bizlere. S